Türkiye’nin farklı illerinde bulunan ve Eskişehir’e gelen misafirlerimizden, kent turu kapsamında müzeleri, parkları gezip, Porsuk kenarında soluklanarak kafelerde kahve keyfi yaptıktan sonra genelde şu kelimeleri işitiyoruz: “Harika bir kentte yaşıyorsunuz, kıymetini bilin”.
Çok doğru…
Kentin demografik yapısının yanı sıra vatandaşın, 5 dönem Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen gazeteci-akademisyen Yılmaz Büyükerşen’e, çağdaş, modern, estetik mimari yaklaşımı ve vizyonuna aralıksız vize vermesiyle Eskişehir adeta küllerinden yeniden doğdu.
Büyükerşen ile Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç ve Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’un çağdaş ve modern kent gelişimi anlayışının uyuşması sonucu gerçekleşen yatırımlarla Eskişehir, önemli bir turizm destinasyonlarından biri haline geldi.
Hafta sonları neredeyse Adalar ve Odunpazarı gibi turistik mekanlarda yürümek, kafelerde yer bulmak imkansız hale geldi.
Yerli turist sayısındaki artış, kentteki kafelerin, restoranların, otellerin ve mağazaların cirolarını fazlasıyla katladı, ekonominin dinamosu öğrencilerin memleketlerine gittikleri yaz aylarında adeta küçük-büyük esnaf ve tüccarın can simidi oldu.
Gelelim konumuza…
Bu haftaki Panorama programımızın konuğu öğretmen gezgin Murat Fıçıcı oldu.
Varuna Gezgin kafe-restoranlarının kurucusu Fıçıcı, yukarıda bahsettiğim o gelişen Eskişehir’in nimetlerinden cesaret alıp, yararlanmasını bilen önemli bir girişimci.
Bugün, başta Eskişehir olmak üzere İzmir, İstanbul, Ankara ve Antalya’da 14 kafe-restoranı bulunan, 400 kişiye iş imkanı sunan bir girişimci.
Bu arada Varuna, Hindu inanışına göre gökyüzü, yağmur, okyanuslar ve ırmaklar ile gökteki kutsal okyanusun tanrısı.
Murat Fıçıcı, tutkun bir Eskişehirli, Eskişehirspor taraftarı.
Gökmeydan’da büyüyen, Bulgaristan göçmeni bir ailenin çocuğu…
Boğaziçi Üniversitesi Matematik Bölümü mezunu.
Önce İstanbul’da daha sonra Eskişehir’de bazı özel okullarda öğretmenlik yapan ama hep farklı ülkeleri görme isteği duyan bir eğitimci… Sömestr tatillerinde 15 günlük, yaz tatillerinde ise 3 aylık gezi programları yapan bir gezgin…
Altı aylık Güney Amerika seyahatini gerçekleştirdiği geziyi unutamıyor mesela.
Murat Fıçıcı, gittiği ülkelerin bitpazarlarından çeşitli oyuncaklar, metal tabelalar alarak koleksiyonunu genişletmeyi de ihmal etmemiş. İşte o gezgin ruhu, ona Varuna Gezgin kafe-restoranlar zincirinin kapısını aralıyor.
Eskişehirli bir öğretmen gezginin başarı öyküsü 150’yi aşkın ülkeye yaptığı seyahatlerle taçlanıyor.
Sadece Eskişehir’de şimdiye kadar 4 kafe-restoran açan, çalışanları olan öğrencileri tüm masraflarını kendisi karşılamak üzere Latin Amerika ve Asya ülkelerine götüren, onlara gezgin ruhu aşılamaya çalışan Murat Fıçıcı, girişimciliğinin yanında mütevazi kişiliğiyle de örnek oluyor.
Kafe ve restoranlarında pasaportlarını gösteren gençlere ilk içeceğini ücretsiz vererek gezgin ruhunu diri tutmaya çabalayan Murat Fıçıcı, tüm kafe ve restoranlarının girişine astığı “Varuna Gezgin bir Eskişehir markasıdır” tabelalarıyla ne kadar sağlam bir Eskişehirli olduğunu da ispatlıyor.
Fıçıcı, gezip gördüğü ülkelerdeki damak tatlarını kafilede yer alan öğrencilerin beğenileri sayesinde Varuna Gezgin kafe-restoranların menülerine dahil etmeyi de ihmal etmiyor.
Oturduğunuz masanın yanındaki raflardan kitabınızı seçip okuma imkanı sunan, çeşit çeşit radyoların, daktiloların, dikiş makinelerinin, dünya ülkelerine ait bayrakların süslediği Varuna Gezgin kafe-restoranlar pek çok dünya markası içeceklere de ev sahipliği yapıyor. Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da da kafeler açmayı planlayan Fıçıcı, çok sayıda gurbetçinin yaşadığı Almanya’nın başkenti Berlin’i de gözüne kestirmiş.
Gençlere öğüdü ise farklı ülkeleri görmeleri için imkanlarını zorlamaları, çabalamaları…
Kuşkusuz farklı kültürler, insanlar, coğrafyalar insanın ufkunu açıyor.
Murat Fıçıcı, buna en güzel örnek.
Pandemi biter bitmez, kuzeyimizdeki, doğumuzdaki, güneyimizdeki komşu ülkelerin kültürlerini tanımakla başlamak iyi fikir olabilir…
Belki bu yazıyı okuyan sizin de girişimci ruhunuz bu sayede vücut bulur, kim bilir?