Türkiye İhracatçılar Meclisi ihracat, enflasyon rakamlarıyla milleti dumura uğratan Türkiye İstatistik Enstitüsü de büyüme rakamlarını duyurdu.
Buna göre ihracat bu yıl temmuz ayında, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 13,4 yükselerek 18 milyar 551 milyon dolar, ithalat da yüzde 41,4 artarak 29 milyar 240 milyon dolar olarak gerçekleşti.
Türkiye ekonomisi de 2. çeyrekte yüzde 7,6 büyüdü.
İlimiz özelinde bakarsak ihracat temmuz ayında yüzde 11,5 artarak 89 milyon 666 bin dolar oldu. Bu yılın 7 ayında ise Eskişehir toplam 710 milyon 171 bin dolarlık ihracat gerçekleştirmiş.
Eskişehir'in en fazla ihracat yaptığı ilk 3 sektör "kimyevi maddeler ve mamülleri", "makine ve aksamları" ile "madencilik ürünleri."
Temmuz 2022 itibarıyla yani 7 ayda gerçekleşen toplam kimyevi maddeler ve mamulleri ihracatı 97 milyon 763 bin dolar. Geçen ylılın aynı dönemine göre yüzde 16,3'lük bir artış söz konusu.
Makine ve aksamları sektörü ise Eskişehir ihracatının ikinci büyük alanını oluşturuyor. Bu sektörde ihracat da yüzde 7,6'lık yükselişle 79 milyon 738 bin dolara çıkmış.
Üçüncü sektör olarak madencilik ürünlerinde de 32 milyon 441 bin dolar ile yüzde 7.5'lik bir artış söz konusu.
Yani TL'nin dolar ve avro karşısındaki değer kaybının da etkisiyle Türkiye ihracatına paralel olarak Eskişehir dış satımı da yükseliş trendinde.
Gelelim büyüme rakamlarına...
Yılın 2. çeğreğine ilişkin Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) 3 trilyon 418 milyar lira olarak gerçekleşmiş.
Yüzde 7,6'lık bir büyümeden bahsediliyor.
En yalın tanımıyla GSYH, belirli bir zaman aralığında üretilen tüm nihai ürünlerin, piyasa değerindeki ekonomik ölçüsüdür.
İğneden ipliğe, undan tekerleğe, çikolatadan çiçeğe kadar her türlü ürünün ölçülen ekonomik değerinin toplamı yılın 2. çeyreği için 3 trilyon 418 milyar lira.
İyi, güzel...
İhracat artmış, büyüme rakamları o biçim ama...
Cebimize yansıyan, ekonomik anlamda bu büyümeden birey veya hanehalkı olarak bizim payımıza düşen ne?
Yüzde 7,6'lık büyüme size ne ifade ediyor?
Geliriniz, refahınız, alım gücünüz arttı mı?
Ben söyleyeyim. Açıklanan verilere göre işgücü ödemelerinin cari fiyatlarla Gayrisafi Katma Değer içindeki payı yüzde 25,4'e düştü.
Bu oran geçen yılın ikinci çeyreğinde yüzde 32,6 idi. Özetle yüzde 7,2'lik bir gerileme var.
Yani bu bölüşümden bize pek bir şey düşmemiş.
Adaletsiz gelir dağılımı, asgari ücrete mahkum çalışan kesim, düşük gösterilen enflasyon rakamlarına göre belirlenen memur, işçi ve emekli zamları, emtia ve hizmet fiyatlarının enflasyonu üçe katlayan döviz kurlarındaki değişime bağlı artması, sosyal adaletin giderek bozulması...
Şimdi siz söyleyin büyüdük mü?