Bir konuda Eskişehir olarak çok şanslıyız. Eskişehir’in geçmişini biriktirmek ve saklamak konusunda ciddi bir birikime sahibiz. Bu işe ömür veren kıymetli koleksiyonerlerimiz var. Parasını ve vaktini bu işe harcayan bir kaç kişi tanıyorum. Tanıyorum dediysem uzaktan...
Sosyal medyadan takip ediyorum... Eskişehir’e dair öyle güzel paylaşımlar yapılıyor ki... Sadece fotoğraf ve görüntü olarak değil çok kıymetli bilgi notları da paylaşıyorlar.
Bazen bir kişi, bazen bir kurum, bazen bir bina, köprü, otel, dükkan...
100 yıl öncesine ait siyah beyaz bir kare... Alıp götürüyor bizi yıllar öncesine... İçinde yaşadığımız anı daha anlamlı hale getiriyor.
Ahmet Atuk diye birini takip ederdim. Vefat etti, Allah rahmet eylesin. Dergimizde yayınlanan köşesiyle tanımıştım kendisini... Her sayıda 6-7 fotoğraf olurdu. En sevdiğim bölümlerden biriydi.
Arşivini kime bıraktığını çok merak ediyorum. Umarım değerini bilecek birine kalmıştır.
Sonra Dünüylü Bugünüyle Eskişehir hesabını takip etmeye başladım. Aynı zamanda gazeteci olan Ali Akyüz ekibin içinde... Yaşar Yastıkçı ekibin en emek veren isimlerinden... Başka isimlerde var elbette... Facebook’ta 8-10 kişilik bir ekip olduklarını biliyorum. 30-40 bin kişiye ulaştı grupları...
Hakan Üresin var... İlgiyle takip ediyorum...
Instagram’da Eskişehir Müzesi var...
Buna benzer üç beş oluşum daha var. Bıkmadan, yorulmadan Eskişehir’i biriktiriyorlar.
Eskişehir’i anlamamızı sağlıyorlar. 
Öte yandan bu tür oluşumların kişiye bağlı olması beni biraz endişelendiriyor. Bu işe emek verenler tahmin edileceği üzere belli bir yaşın üzerinde... Hatta dediğim gibi Ahmet Atuk’u kaybettik.
Eski Eskişehir’i biriktiren herkesi bir araya getirecek bir oluşum içine girmeliyiz. Kim nasıl yapar, bilmiyorum. Müze mi olur, dijital bir platform mu olur...
Ne olur ne olmaz deyip hepsini basılı hale mi getiririz, bilmiyorum.
Tek bildiğim bir an önce bu kıymetli arşivin ‘sağlam’bir yerde toplanması...
Belediyeler öncülük edebilir. Oda ya da bir dernek... Üniversiteler el atabilir mi? Belki de İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü... Farklı bir hizmet olacağını düşünüyorum. Biri önderlik yapmalı. Bu eserleri gelecek nesillere aktarmalıyız. Daha çok kişinin görmesi için organizasyon yapmalıyız.
Kent Belleği Müzesi bu iş için uygun olabilir mi?
Özel bir girişimde olabilir...
Yüzlerce kare, bir araya gelmeyi bekliyor. Hepsini bir araya getirebilirsek büyük Eskişehir resmini görebileceğiz. Aksi halde hep bi eksik olacak, bir yanımız hep eksik kalacak.
Ben bu konuyu zaman zaman gündeme getireceğim. Lütfen sizde bu fikrimin yayılmasına yardımcı olun.