Cihan Yıldırım yazdı...
Aslında Ulaş Entok’un 24’ncü başkan ‘yapılması’ ve seçilmesiyle olumlu bir hava yakalanmıştı. Eskişehir’in yükselen gençlerinden Entok’un birlik ve beraberliği sağlayacağı ve günün sonunda ESES’in amatör kümeden kurtulacağı umudu doğmuştu.
Sezon başlamadı ama benim ümidim kalmadı! Yapılan transferler nasıl, inanın bilmiyorum.
Hangi gruptayız, rakipler kim? Bunu da bilmiyorum. Maddi olarak ne haldeyiz? Kasada para var mı, borçlar… Bilmiyorum!
O halde neden umudum kalmadı?
Çünkü takımın başarısı için takıma değil şehre ve onu yönetenlere bakıyorum.
Siyasette de durum böyle… Belediye başkan adayına değil meclis üyesi listesine bakarım!
Şehre bakıyorum ve ‘Bu şehir amatörden kurtulamaz’ diyorum.
Belediye başkanlarından vekillere, oda başkanlarından sivil toplum liderlerine… Hiçbirinin gündeminde ESES yok!
Birlik beraberlik yok!
ESES yakan top gibi… İktidar belediyelere, belediyeler iktidara… Arada bir yakan topu yakalarsa yönetim, bir canı oluyor. Oyunda kalma süresi uzuyor.
AK Parti’de yaşandı bu durum… Harun Karacan’dan bir şey istemeye gidenler ‘’Hocalarınıza gidin’’ cevabı alıyordu. Nabi ve Emine Hoca’ya gidenler de ‘’Harun abinize gittiniz mi’’ lafını yiyordu!
Sonuç ortada!
Şehirde heyecan da yok! Sadece yönetimin heyecanlanması yetmez, yetmediğini gördük.
Bir tepsi baklava ile tesislere gidilmesi sıradan bir olaydı. Şimdi o bile yok!
Otelde yapılan iki toplantı ile iş bitti mi? Velev ki vecibeler yerine getirildi. Futbol para oyunu değil, his oyunu…
Manevi destek nerede? Sevgi, iddia, öfke nerede? Nerede süslenmiş caddeler, dükkanlar, evler?
Sezon başlayacak ama bir dizinin yeni sezonu kadar heyecan yaratmıyor.
Futbol sadece statta oynanan bir oyun değil. Tüm şehirde oynanır. Tüm şehirde oynanırsa kazanılır.
İşimiz çok zor görünüyor…