Cihan Yıldırım yazdı...
On yılı geçti… Erhan Ünal ve Sinan Turhan ile Galatasaray-Eskişehirspor maçını takip etmeye gittik. Daha doğrusu beni de götürdüler. Eskişehirspor o zamanlar benim için ‘futbol takımı’… Maçlarında görev yapmış babam, stat çevresinde köfte satmış amcalarımın anlattığı ‘futbol takımı’…
Dedem, Eskişehir’e gelince amcama “Burada herkes gazeteyi tersinden okumaya başlıyor” diyor. Elbette Eskişehirspor haberleri için…
Futbolla çok ilgim yok. 90’lı yıllarda aklı başına gelmiş çoğu genç gibi Galatasaray’a ilgi duydum. Hiçbir zaman ilk 11’i sayamazdım ama arkadaş ortamlarında Galatasaraylıydık!
İstanbul’a da biraz o nedenle gittim.
Balık ekmekten sonra Eminönü’nde gezdik. Seyyardan Prates forması aldım… Maça gittik… Basın bölümüne girişte üzerimdeki formayı gören görevli, “Bilader ESES’liler biraz şeydir, yine de sen bilirsin” uyarısı yaptı.
Dönüş yolunda dinlenme yerinde iki otobüs ESES taraftarı ile karşılaşmamız… Büyük heyecandı… Futbolla ilgim aşağı yukarı böyleydi.
Sonra Murat Diri’yi tanıdım. Nefer Tribün Lideri… Eskişehirspor Taraftarlar Birliği (ETB) Başkanı… Eskişehirspor’un inişe, Murat Diri’nin yükselişe geçtiği yıllar… Mücadelesine yakından şahit oldum.
Tribünleri nasıl ‘temizlediğini’ dinledim. ESES söz konusu olunca kim olursa olsun ikili ilişkilerini nasıl bozduğunu gördüm. TFF Başkanı ya da oda başkanı, parti temsilcisi veya şehrin önde geleni… Fark etmez, mevzu Eskişehirspor ise Diri lafını söyler, arasını bozar!
Hele o aforizmaları, benzetmeleri yok mu…
Giderek zorlaşan hayatta hepimizi gülümsetti…
En büyük delikanlılık efendiliktir. Bu cümle Diri’ye ait… Murat Diri, görmüş geçirmiş biri… Çevresindeki gençlere her zaman “Dışarıda suç makinesi, içeride bulaşık makinesi” diye öğüt verdi.
Murat Diri, Eskişehirspor’u yaşatan kişilerden biri… Bunu çok net söyleyebilirim. Eskişehirspor uzun zamandır entübe! Hatta kimilerine göre beyin ölümü gerçekleşti! Eskişehirspor o kadar acı çekti ki ötenazi bile önerenler oldu.
Murat Diri, o kavga gürültü içinde herkesi susturdu ve ‘kalp atıyor aga’ dedi. Kalp atıyorsa, umut vardır! Murat Diri ve mücadelesi olmasaydı çok başka şeyleri konuşuyorduk.
Murat Diri sadece ülkenin imrendiği temiz bir tribün oluşturmadı. Bu da zordu ama sonradan yaptıkları, yapmak zorunda kaldıkları daha önemliydi. Diri, sadece tribün, beste, pankart yapmadı yönetim de yaptı!
Yapmak zorunda kaldı. Divan Başkanı oldu, olmak zorunda kaldı. Kovid yeni çıktı, ESES’i uzun zamandır ‘tehlikeli’ görüp yanaşmayanlar var. Maske takıp gelenler var ama maskeleri kısa sürede indirildi.
Kimse görevi üstlenmedi, Murat Diri üstlenince ‘Ona mı kaldı bu işler’ dendi. Tamam, Diri’de bize kalmasın dedi. Tribüne dönelim, asıl işimizi yapalım dedi. Elbette ortalıkta kimse yoktu…
Bu arada ben iyiden iyiye Eskişehirsporlu oldum. Yazılar yazdım, röportajlar, yayınlar yaptım, iki kitap çıkardım, kulübe üye oldum… Konya’ya Galatasaray maçına gittim ama bu sefer ESES’li olarak…
Murat Diri ve Soner Yüksel’in sayesinde Eskişehirsporlu oldum.
Murat Diri… Bedel ödedi… Hapis yattı… Yani ‘alacağı’ TL cinsinden değil…
Murat Diri, hangi ligde olursak olalım Eskişehirspor’a sempatiyle bakılmasını sağladı. Eskişehirspor’un konuşulmasını sağladı.
Ve belki de en önemlisi böylesi zor zamanlarda yüzlerce binlerce kişinin Eskişehirsporlu olmasını, Eskişehirsporlu kalmasını sağladı.
Diri, sadece futbol camiasını en iyi tribün olduğumuza ikna etmedi. İş adamlarını yönetime girmeye, futbolcuları takımda kalmaya, alacağı olanları imza vermeye de ikna etti…
Amigo Orhan’dan devraldığı bayrağı belki ileri taşıyamadı ama o bayrağı yere de düşürmedi. Futbolun bu kadar ‘kirlendiği’ bir ortamda başardığı şey elbette mucizeydi. Amigo Orhan fetihler yapan bir padişahtı, Murat Diri ise toprak kaybına direnen padişah…
Merve Akman ile canlı yayına çıkmıştı… Programda amipler, müptezeller, kaynaşıklar havada uçuştu. Diri, program sonrası ‘nasıldı’ diye sorunca Merve “Argo kelimeler biraz şey oldu” dedi. Diri gülerek “Konuşabilen tribün lideri bulmuşsun daha ne istiyorsun ablacım” demişti.
Nefer iftarındayız… Atanmış, seçilmiş tüm siyasiler orada… Diri’ye “Maşallah reis” dediğimizde “Eskişehirspor’u siyaset üssü yapmalıyız” demişti. Üstü mü, üssü reis dedik… Gülerek ‘üssü üssü’ dedi!
Yazı biraz uzadı, farkındayım… Murat Diri’nin paylaşımları gibi… Öyle uzun uzun yazardı Diri’de… Herkes anlasın diye… Kimi anladı, kimi anlamadı…
Murat Diri bizlere öyle güzel şeyler yaşattı ki onlarca kupaya değer. Sonuçta anılar paslanmaz!
Eskişehirspor tarihine adını yazdıran Murat Diri ile ilgili yazacak, anlatacak çok şey var. Böyle bir giriş yapmış olalım…
