Ayşe Kaytan Uçak yazdı...
19 Mart’tan bu yana ülke adeta toz duman içinde.
Sıradan bir ülkeye beş-on yıl yetecek ağırlıkta olaylar, birkaç gün içinde birbirinin üstüne yığılarak ilerliyor.
Zaten yıllardır gündem yorgunu bir ülke değil miydik?
Bu yorgunluk ve yoğunluk hali, sürecin kısa yoldan nasıl sona ereceğini tartışanların sahaya çıkmasına neden oluyor. Kısa bir süre içinde sürecin nasıl başladığı unutulabilir. Tahmin etmenin heyecanı, unutmama çabasının önüne geçti ya da geçecek.
***
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile ilgili kararın öncesi ve sonrasında yaşananları sadece izlemiyor, aynı zamanda anlamaya da çalışıyorum.
Ülke genelinde ve şehir sokaklarında, son yıllarda alışık olmadığımız belki de Gezi olaylarından bu yana en kalabalık eylemler yaşanıyor.
***
Eylem alanlarına baktığımızda, CHP ve seçmenleri için Ekrem İmamoğlu’na yapılan “haksızlık” kuşkusuz temel gündem maddesi. Ancak dikkatli bakıldığında, bu itiraza eşlik eden ve çok farklı gerekçelerle orada bulunan geniş bir kitle olduğu da görülüyor. Yoksulluk, bu gerekçeler arasında en belirleyici olanı… Kira yükü altında ezilen, aldığı maaşla geçinemeyen insanlar da sokakta... Bana kalırsa, siyasi tercihlerin ötesine geçen yaşamsal meseleler, alanlarda daha fazla ağırlık kazanmış durumda.
***
Mesela gençler var. Yarınla hiçbir teması olmayan, çok sayıda genç gördüm. “O an”a öylesine kilitlenmişler ki, beş dakika sonrasının bile umurlarında olmadığı izlenimi veriyorlar. Üstelik “anı yaşa” gibi bir felsefeleri de yok. Daha çok, anı yaşamaya hapsedilmiş gibiler… Ve elbette, AK Parti’ye yönelik bir bıkkınlık söz konusu. Aynı söylemlerden, tekrarlanan cümlelerden, değişmeyen yüzlerden yorulmuş bir kalabalık var. İnsanlar yalnızca muhalefetle değil, kendi yükleriyle de o alanlarda yer alıyorlar.
***
Anlayacağınız, CHP yalnızca Ekrem İmamoğlu’na destek vermek için insanların alanlara çıktığını düşünürse hata yapar. Aynı durum AK Parti için de geçerli. AK Parti, alandaki kalabalığı sadece İmamoğlu destekçileri olarak görürse, yanlış bir değerlendirme yapar ve bu durum vatandaşın sorunları ile yine baş başa kalmasına neden olur. Böylesi bir durum ise, AK Parti açısından Ekrem İmamoğlu’ndan çok daha ciddi sorunlara yol açabilir!!!
