2023 - 2024 Adli Yılı, 01 Eylül itibariyle başladı.
20 Temmuz’da tatile giren Adalet Sistemi, sanki çok çalışıyormuş da tatile girmiş gibi yaparak tatile girmişti. Akabinde gelinen süreçte “tatil bitti” artık “başlıyoruz” edasıyla kalınan noktadan devam için 01 Eylül’de düğmeye basıldı.
Adli Yıl açılış törenleri için, Ülkenin hemen her yerinde aynı manzara hakimdi. Gerek Adalet Saraylarında gerekse de Vilayet Meydanlarında yapılan çelenk takdim törenlerinde ve resepsiyonlarında Adli Yıla dair sitemler, sorunlar, yakınmalar aynı olacak şekilde fakat farklı cümlelerle tekrarlandı. Seneler geçse de Adalet Sistemine dair sorunlar hep aynı. Bu durum hiç bir zaman değişmedi. Durum o ki değişeceğe de benzemiyor.
Sorunlara hakim olmayan yöneticilerin, bürokratların sosyal medyalarından veya gazetelerde yayınlandığı “HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNE” dair mesajlar bu sene de lafta kalmaya devam etti. Her şeyde olduğu gibi söyleme gelince mangalda kül bırakmayan fakat eyleme geçileceği zaman bir avuç insan olan bir topluluğuz. Evet, maalesef böyle. 01 Eylül’de gerçekleşen Eskişehir Vilayet Meydanında yapılan “Adli Yıl” Açılış töreninde bunun bir örneğine şahit olduk. 2000 sayısına yaklaştığımız Eskişehir Barosu’nda sadece 50 (tahmini) kişiyle açılış yapmak gerçekten üzücüydü. Vilayet Meydanında polislerin avukatlardan daha fazla olduğunu görmek, bu işte bir sıkıntının olduğunu bizlere gösteriyor gibiydi. Neredeydi asıl sorun?
Neden avukatlar böylesine önemli bir yıl başlangıcına katılmak konusunda isteksizdi? Ya da gerçekten herkesin işi mi vardı? Bu sorular ve cevapları, belki bizleri doğru yolu bulmamızda ya da en azından doğru denilebilecek yolların ortaya çıkmasında yol gösterici olacaktır.
2023 - 2024 ADLİ Yılına nasıl mı girdik? Buyurun;
- Milletin oylarıyla seçilmiş olan Milletvekili Can Atalay’ı hukuka aykırı bir şekilde tutulduğu Ceza İnfaz Kurumundan çıkaramadan ve Hatay halkının siyasi temsil hakkını gasp ederek girdik.
- Gazeteci Barış Pehlivan’ı temmuz ayında çıkarılan COVID-19 izinlisi hükümlülerin tekrar cezaevine girmesini engelleyen yasadan muaf tutarak girdik.
- Karşı vekalet ücret ve Avukatlık Asgari Ücret tutarlarının yeni açıklanan asgari ücret tutarının çok altında kaldığına şahit olarak girdik.
- 365 günde biteceği noktasında hedef süre konulan davaların hala bitmediğini görerek girdik.
- Mihalıççık'ta Doruk Madencilik'te çalışan yüzlerce işçi, kesilen maaşları ve aylardır ödenmeyen alacakları nedeniyle kendilerini madene kapatmasına şahit olarak girdik.
- Cumhurbaşkanının doğrudan yargıçlık yapmaya devam ettiğini görerek girdik.
- Ötekileşmeye, Ayrımcılığa şahit olarak girdik.
- Yargının kurucu unsurlarından olan Avukatların, tehdide maruz bırakıldığı, öldürüldüğü bir ortamda girdik.
- Avukatların itibarsızlaştırıldığı bir ortamda girdik.
- Avukatlara getirilen ağır vergi yükümlülükleri içerisinde girdik.
- CMK hizmetlerinde ağır KDV sorumluluğu altında girdik.
- Yapılan işlerde alınan paranın kuşa döndüğünü görerek girdik.
- Genç Avukatların sorunlarını görmezden gelerek girdik.
- Her geçen gün artan Avukat İntihar haberlerini okuyarak girdik.
- Eğitimi zayıf , liyakatsiz hakim-savcıların verdiği ve her gün karşılaştığımız hukuk dışı kararlara şahit olarak girdik.
Kısacası;
YİNE BİRBİRİMİZİN YÜZÜNE BAKAMAYACAK halde girdik.
Girmesine girdik de bakalım nasıl çıkacağız?
2023 - 2024 Adli yılının: “BEYLİK” laflardan uzak; “EYLEMSELLİĞE” dönük ve “AİDİYETİN” artırılmasıyla çözüleceğine inancımızın tam olduğu ve bunun için çaba gösterileceği bir adli yıl olmasını diliyorum. Umarım eteğimizdeki taşları dökeriz.
Yolumuz uzun,
heyecanımız yüksek, gençliğimiz var.
Umudumuz var!
ESKİŞEHİR’in KURTULUŞU.
İç Anadolu’nun parlayan yıldızı Eskişehir’imizin düşman işgalinden kurtuluşunun 101. yıl dönümünü birlik ve beraberlik içerisinde, coşkuyla ve heyecanla kutluyoruz. Bizlere bugünleri armağan eden Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere şehitlerimizi rahmetle ve gazilerimizi minnetle anıyorum.
Ne Mutlu Eskişehir’liyim DİYENE!