17 Ağustos yaklaşıyor… Şüphesiz pek çoğumuzun aklına 17 Ağustos denince ‘deprem’ geliyor.
17 Ağustos 1999… Büyük Marmara Depremi’nin yaşandığı tarih…
Binlerce ölü, yaralı… Yıkılan, yok olan hayatlar…
Marmara Depremi’nden pek çok kent etkilendi. Eskişehir’de onlardan biri… Sivrihisar Caddesi'ndeki Tarhan Apartmanı yıkıldı. Enkaz altında kalan 32 kişi ölmüştü.
Şubat ayında Kahramanmaraş merkezli depremler yaşadık. Manzara yine aynıydı…
İhmaller, vurdumduymazlık, denetimsizlik…
Binlerce canımızı aldı.
Depremlerden çok çektik! Deprem ülkesi olduğumuzu hep unuttuk. Çok da ders çıkardık ama bu konuda hala yetersiziz. Arama kurtarma işlerinde hayli yol aldık.
Burada fedakârlık gerektirdiği için iyiyiz, başarılıyız.
Ama iş önlem, hazırlık kısmına gelince yine sınıfta kalıyoruz. Bu konuda daha gidecek çok yolumuz var.
İstanbul Depremi bekleniyor! Hazırlıklar hızlandı ama yeterli görünmüyor…
Eskişehir…
İçinden fay geçen, zemini çoğu yerde sorunlu, yapı stoğu itibariyle sıkıntılı bir şehir…
Depreme hazır mıyız?
Binalar, kurumlar, kişiler…
Büyük depremler sonrası gündeme geliyor ve maalesef bir kaç ay sonra unutuluyor! Ta ki bir daha ki depreme kadar…
Büyükşehir Belediyesi’nin İMO Eskişehir Şubesi ile işbirliğini duydum. Riskli binaların tespiti için…
Akademi’den ilgili hocalar konuyu gündemde tutmaya çalışıyor.
Fakat daha fazlası gerekiyor. Bu konuyu sadece yerel yönetimlere, ilgili odalara, gönüllü kuruluşlara bırakamayız. Hepimizin, herkesin işin içinde olması lazım…
Ve mutlaka ilgili herkesin bir masa etrafında buluşması gerekiyor. Sadece deprem olunca değil, düzenli aralıklarla toplantıların yapılması gerekiyor. Hatta gerekirse deprem riski yüksek illere sadece bu konuyla ilgilenmek, hazırlıkları takip ve koordine etmek için valiler atanmalı.
Tek işi depreme hazırlık olan valiler…
Birliktelik konusu şu ana kadar olmadı. Başka şehirler de oluyor mu bilmiyorum ama Eskişehir’de bugüne kadar böyle bir buluşmaya şahit olmadım.
Böylesine önemli bir konuda bir araya gelemezsek ne yazık ki enkaz başında bir araya geliyoruz.
Bu arada kendi kişisel hazırlıklarımızı da ihmal etmemeliyiz.
