Örgüt kim, örgüt ne?
CHP’de seçimler yaklaşınca ‘örgüt’ hatırlanır. Yerel ve genel seçimde çalışması, kapı kapı gezmesi için hatırlanır. Diğeri ise zaten adı üstünde örgüt seçimlerinde… Örgüt seçimlerinde ‘örgütün dediği olsun’ mırıltıları duyulur. Tam bu noktada örgüt kim, örgüt ne? 2014 yerel seçimine gidiyoruz. CHP Odunpazarı Adayı arıyor. Örgüt, örgütün başında olan ‘Erman Gölet olsun’ diyor. Genel Merkez’in kullandığı tüm yöntemlerden (tavşana niyet çektirme dışında) Erman Gölet çıkıyor. Ama Genel Merkez ‘klasik yöntemi’ tercih etti ve Milletvekili Kazım Kurt aday oldu. Klasik yöntemi açmak gerekirse kısaca “Hocam siz bilirsiniz” denebilir. Dönemin örgütü haklı olarak isyan etti. İl binası önünde nöbetler, eylemler… Pencereden ‘demokrasi’ pankartları sarktı… Variller ateşlendi, tabutlar omuzlandı, marşlar çalındı… Sonuç değişmedi… Şimdi yine örgüt seçimi var… Kazım Kurt ve ekibi ‘örgüt’ olarak görülüyor. Beş yıl önce örgütün itiraz ettikleri bugün örgüt oldu! İtiraz etmiyorum, onlar örgüt değildir demiyorum. Kendimce tespit yapmaya çalışıyorum. Örgüt kim, örgüt ne?
Ne yapıyor, ne yapacak?
Oradan bakınca Volkan Doğan’ın danışmanı gibi mi görünüyorum! Ee o zaman neden haftada üç kez “Volkan Doğan ne yapıyor, Volkan Doğan ne yapacak” gibi sorulara muhatap oluyorum. Eyy bu soruları soranlar… Volkan Doğan ne yapacak bilmiyorum. Ama Odunpazarı gibi bi yerde yüzde 46 oy almış bir isim elbette güçlü bir siyasi figürdür, elbette bi şeyler yapacaktır, elbette ortam müsaittir… Öte yandan ne yaptığını biliyorum. Ticaret yaptığını biliyorum. Bol bol okuduğunu ve ailesine vakit ayırdığını duyuyorum. Mesela kızlarını Rafadan Tayfa’ya götürmüş… VD Cephesi böyle… Beklemeye devam…
Kesikbaş mecbur
Mayıs 2017’de Sanayi Odası Başkan Adaylığını açıklayınca sadece sanayinin değil Eskişehir kamuoyunun gündemine girdi. Bir daha da gündemden düşmedi… ESO’yu, OSB’yi, sanayiyi, üretimi, ihracatı, mesleki eğitimi kentin gündemine taşıdı. Son zamanlarda da Eskişehir Milliyetçiliği ve dijital dönüşüm üzerine hamleler yapıyor. Ankara ve İstanbul mesailerini de unutmamak lazım. Kesikbaş bu derece gündemde olunca ister istemez ‘politika’ ile ismi anılıyor. Ve “Kesikbaş ne yapacak” soruları… Politikaya girecek mi? Ben “Mecbur girecek, kesinlikle girecek, girmezse olmaz, dayanamayıp girer” diyorum. Türkiye’de esaslı işler yapmak isteyen herkes politikaya girmek zorunda. Kesikbaş’ın kafasındakileri yapması için politika şart. Karşılaştığı hantallığı, bürokrasiyi, engelleri ve 50’lili yıllarda kalmış beyinleri başka türlü alt edemez. Eninde sonunda ‘suyun başına’ geçmesi gerekecek.
Jale Nur Süllü ne yaptı?
- Ekmek kırıntısı üstünde tango mu yaptı?
- Hac’ca giden uçağı kaçırıp Amsterdam'a mı indirdi?
- Yoksa bi yakını vefat etti de mevlidin de DJ Ttiesto'yu mu çaldırdı?
- Anasına babasına el mi kaldırdı Jale Abla?
Espri cümleleri Emrah Kaman’dan alıntıdır. Şaka bir yana ne yaptı Süllü, neden bu derece hedefte?
- Odunpazarı bu sefer benim mi dedi?
- Hoca yoksa ben varım diye yükseldi mi?
- Odunpazarı bana emanetti diye mesaj mı verdi?
- Hoca’nın önünden mi geçti, Kurt’a el mi kaldırdı?
Ne yaptın Abla… Söyle bizde bilelim. Sana karşı son aylarda başlatılan ‘operasyonun’ nedeni ne?