Ayşe Kaytan Uçak yazdı...

Biliyoruz!

Falanca “kurumun” başına atanan filancanın “AK Partili” olmasına ülke ve şehir gündemi çok da yabancı değil. 

Eş, dost, hısım, akraba kayırmacılığının, siyasetteki izdüşümü bir yerde: PARTİLİ KAYIRMACILIĞI.

Hatırlayalım; Eskişehir Valiliğine atanan Hüseyin Aksoy için yapılan ilk yorumlar şu şekildeydi:  “Eskişehir’e yıllar sonra bir devlet valisi atandı.” Diğerleri AK Parti’nin valisi…

İlk başta atandığında AK Partili olmasa da, zaman içinde AK Partili olacağından şüphe duymadığımız ve bizi yanıltmayan çok sayıda kurum müdürü de tanırız. 

AK Parti’den aday olup da, kazanamayanların belli başlı kurumlarda görevlendirilmelerine de çok yabancı değilizdir.

İşte, bu her dönem harlı bir şekilde gözlerimizin önünde alevlenen tartışmalara bir yenisi daha eklendi: Süleyman Ekşi…

Lafı eveleyip gevelemeden daha önce de Eskişehir Teknik Üniversitesi’nde Genel Sekreter Yardımcılığı görevinde bulunan Süleyman Ekşi’nin, yeni görevinin de üstesinden çok rahat geleceğini belirtmek gerekiyor. 

Gazeteci Ali Baş’ın da dediği gibi “şehir ile üniversite arasında kopmuş bağların” yeniden onarılması konusunda ciddi başarı sağlayacağını da düşünüyorum.  

Buna mukabil, AK Partili bir ismin Anadolu Üniversitesi gibi köklü bir eğitim kurumuna, sırf AK Partili olduğu için atandığına ifrit olanlara da bir teselli sunmak isterim.

Ankara’nın, İstanbul’un ve yahut başka bir şirin beldemizin “AK Partili”sindense “Eskişehir’in AK Partilisi” olmasını yeğlerim.

Bu gözle bakıldığında Süleyman Ekşi, biraz Kalabaktır, biraz Met Helvası, biraz Odunpazarı, ziyadesiyle Sivrihisarlıdır… 

İlla AK Partili olacaksa, bizden olması büyük ikramiye değilse de bir kazanım değil midir?

Amorti bile olamayan onca atama ve görevlendirmelere bakılınca…